İslam Felsefesi Doktora

Doktora
   4,9

Bölüm Tanımı

İslam Felsefesi, 9. Yüzyıldan itibaren Müslüman bilgin ve düşünürlerin Grek ve Helenistik felsefe ve bilim mirasını tercümeler yoluyla tahsil edip kendi entelektüel çabalarıyla geliştirerek özgün bir yapıya kavuşturdukları felsefe yapma tarzını araştıran ve bu çerçevede eğitim imkanları hazırlayan bir bilim dalıdır. İslam Felsefesinin Kindi, Farabi, İbn Sina, Gazzali, İbn Rüşd, Sühreverdi, Tusi ve Molla Sadra gibi birçok önemli temsilcisi vardır. İbn Sina, İslam Felsefesinde önemli bir dönüm noktasını oluşturmakta olup kurduğu felsefi sistem ileriki dönem filozoflarının felsefe çalışmaları kadar kelamcı ve sufi düşünürlerin entelektüel çalışmalarını da derinden etkilemiştir. İslam felsefesinin özellikle İbn Sinacı gelenekte varlığını sürdüren Meşşailik ve Sühreverdi’nin kurucusu olduğu İşrakilik şeklinde iki ana akımı olsa da ileriki asırlarda bu iki akımı göz önünde bulundurarak inşa edilmiş Hikmet-i Mütealiye gibi başka akımları da vardır. İslam felsefesinin ana konuları varlık ve bilgi olup mahiyet, imkân, zorunluluk ve illiyet gibi temel problemleri vardır. Bunların yanında ahlak ve siyaset felsefesi gibi pratik felsefe çalışmaları da bu felsefe kapsamında değerlendirilmektedir.

Mantık Bilim dalında klasik mantık araştırmaları ve eğitim faaliyeti yapılmaktadır. Delalet, beş tümel, kategoriler, önermeler, istidlal şekilleri, kıyas ve beş sanat mantık bilim dalının başlıca konuları arasında yer almaktadır. Mantık Bilim Dalı kapsamında Farabi, İbn Sina, Ebheri ve Katibi gibi büyük mantıkçıların eserleri mütalaa edilmekte ve meseleler problematik olarak incelenmektedir.

Bu program öğrencinin düşünmesini, analiz yapmasını, sorgulamasını, objektif araştırma yapmasını ve fikirler karşısında yargılamadan anlayıcı bir tutum sergilemesini sağlamayı amaçlamaktadır.